Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, 12 Mart Erzurum’un düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümünü unutmadı. Babacan, mesajında “Toprak sevdasını yüreğinden bir an olsun bile eksiltmeyen Erzurumlu kardeşlerimi bu kutlu günde selamlıyorum” dedi. BABACAN’IN MESAJI ŞÖYLE; ‘Erzurum’un çifte sevinci kutlu olsun!’ Bugün, bağımsızlığımızın sembollerinden İstiklal Marşımızın kabulünün yüzüncü yılını kutluyoruz. Aynı zamanda her […]
Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, 12 Mart Erzurum’un düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümünü unutmadı. Babacan, mesajında “Toprak sevdasını yüreğinden bir an olsun bile eksiltmeyen Erzurumlu kardeşlerimi bu kutlu günde selamlıyorum” dedi.
BABACAN’IN MESAJI ŞÖYLE;
‘Erzurum’un çifte sevinci kutlu olsun!’
Bugün, bağımsızlığımızın sembollerinden İstiklal Marşımızın kabulünün yüzüncü yılını kutluyoruz. Aynı zamanda her 12 Mart’ın Erzurum’umuz için bir çifte sevinç günü olduğu bilinciyle, Erzurum’un kurtuluş gününü selamlıyoruz.
Esarete boyun eğmeyerek bu sevincimizi mümkün kılan ve bağımsızlığı için her türlü fedakârlığı sergileyen şehit ve gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyorum.
Toprak sevdasını yüreğinden bir an olsun bile eksiltmeyen bütün Erzurumlu kardeşlerimi bu kutlu günde can-ı gönülden selamlıyorum.”
“TOPRAĞIN KIYMETİNİ, TOPRAĞA KANINI DÖKENLER BİLİR”
Bu arada DEVA Partisi Erzurum İl Başkanı Vahit Bingöl’de hem 12 Mart Erzurum’un kurtarılışının 106 yıl dönümü ile İstiklal Marşı’nın kabulünün 103 yıl dönümü münasebetiyle bir mesaj yayınladı. Bingöl mesajında; “Bugün Erzurumlunun; “Zulmün kara güllesiyle, topu önünde, İmandan fukara olan eğilir. Bir karış toprağın öz kıymetini, Toprağa kanını dökenler bilir” şeklinde duygularını dile getirdi.
Bingöl mesajında şu ifadelere yer verdi;
“Bahar mevsiminin ilk ayı olan Mart ayının, Erzurumlu için farklı ve büyük bir önemi vardır. Çünkü 12 Mart 1918 tarihinde Erzurum ve Erzurumlular, düşmanlarına bir kere daha galip gelerek, 106 yıl önce bugün yeniden bağımsızlıklarına kavuşup, özgür oldular. Yine ne büyük bir tesadüf ki İstiklal Marşımızın kabulüde 12 mart 1021. Bu durum; yalnızca Erzurumlular için değil, yurdumuzun diğer bölgeleri için de önemlidir. Zira bu tarih; bölge insanına; Erzurum’da, Van’da, Iğdır’da ve Anadolu’nun daha başka yerlerinde, akla, hayale gelmeyecek insanlık dışı her türlü işkence ve katliamı gerçekleştiren Ermenilerin, geldikleri yere gönderildikleri anın, tarihin sayfalarına kara bir leke olarak kaydedildikleri tarihtir.
Erzurumlunun ve milletimizin tarihinde göze çarpan en önemli nokta kahramanlığıdır. Onun içindir ki Erzurumlu, hürriyetinin ve varlığının en önemli nişanesi olan bu toprakları, hiçbir şey karşılığında feda etmemiştir. Çok zor şartlarda dahi bir çıkar yol bulmasını bilmiş, kanı pahasına da olsa, hiçbir zaman uğrundan dönmemiştir.
O Erzurum ki; küllerinden doğuşundan bir süre sonra, Kurtuluş Savaşımızın ve dolayısıyla Cumhuriyet’e giden yolun en önemli kilometre taşı olacaktı. Mustafa Kemal Atatürk, 23 Temmuz 1919’da Erzurum Kongresi’ni gerçekleştirecek ve arkasından, Erzurum hemşerisi, Erzurum mebusu olacaktı. Ve Kurtuluş’a giden bu yol, 12 Mart 1918’de kurtarılan Erzurum’da yapılan hamleyle, daha da büyüyüp gelişecek, sonrasında da yeni bir devlete dönüşecekti.
Her 12 Mart; Erzurum Kalesinin beklediği kutsal sabahtır.
Ve bugün Erzurumlunun;
“Zulmün kara güllesiyle, topu önünde,
İmandan fukara olan eğilir.
Bir karış toprağın öz kıymetini
Toprağa kanını dökenler bilir” diyerek kurtuluşa ulaştığı gündür.
Bugün o gündür Dadaşım… Kutlu olsun bayramın…